Burası Sol sütunun devamı......... aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa

biccodogs.tr.gg

Su Isısı ve Etkileri

Su Isısı ve Etkileri

Su Isısı ve Etkileri

Akvaryumlarımızdaki su sıcaklığı küçümsenemeyecek ve hiç aklımıza gelmeyecek birçok etkileşime sebebiyet vermektedir. Basitce su sıcak veya soğuk denildiğinde aklımıza hiç gelmeyen ve ninelerimizin bize anlatmadığı birçok olayın akvaryumda geliştiğini anlamanın zamanı geldi diye düşünüyorum. Bu olay deri dokularımızda suyu sıcak veya soğuk hissetmekten öteye giderek su içinde yaşayan organizmaların yaşamsal faaliyetlerinden tutun sunun yapısına , içeriğine , değişken olaylara verdiği tepkilere kadar birçok şeyi etkilediğini bilmek akavryumlarımızdaki suya faklı açılardan bakmamıza ve sıcaklığı önemsememize sebebiyet verecektir.

Su sıcaklığı’nın değişkenliği neticesinde akvaryumda etkilenen doneler kısaca aşağıdaki gibi sıralanabilir:

1-Canlıların metabolizma , sindirim sistemi.
2-Sunun oksijen tutma kapasitesi, PH.
3-Suda çözülmüş toksit maddelerin etkileşimi,amonyak.
4-Genel su değerlerindeki diğer değişimler. (bir sonraki makalede)

Kısaca yukarıda listelenen ve sıcaklık değişimleri ile etkileşim gösteren öğelere basitce ve bir hobici gözü ile tek tek değinelim.

1- Akvaryum canlıları soğuk kanlı hayvanlardır, yani vicut sıcaklıkları suyun sıcaklığına göre değişmekte , ısı ve enerji ihtiyaçlarını biz insanların tersine dış su ısısından temin ederek hayatlarını idame ettirebilmektedirler. Kısaca bir yemi, besini sindirebilmek için dış su ısısından elde ettikleri enerjiden faydalanırlar. Bunu düşünerek bir balığin besinlerden düzgün bir şekilde faydalanabilmesi için su ısısının balığın yeme alışkanlığı olan besinleri vicudunun metabolize edecek değerde tutulması gerekir. Bu konuda bir örnek vererek konuyu netleştirmekte fayda var. Örnek bir balığın doğada ortalama 26 C derece sıcaklıkta yaşadığını düşünelim, bu balığın varsayım olarak bizim de olduğumuz gibi sıcak kanlı bir canlı eti ile yemlendiğini düşünelim(dana ciğeri, eti, yağı vb gibi).

Yem yapılan sıcak kanlı hayvanın normal vicut ısısını yaklaşık olarak 30-35 C derecede idame ettirdiğini düşünelim. (insan 35-36 C derece gibi). Bu vicut sıcaklığında erimeyen yağlar ve etler 26 C derecede yaşayan bir balığın vicudunda metabolize edilmesi, parçalanarak sindirilmesi ve yemden fayda sağlanabilmesi için balığın 26 C dereceden çok daha yüksek sıcaklıklarda yaşayabilmesi gereklidir. Bu da mümkün olmadığı için balıklarımız vicutlarında eriyemeyen besinlerden, yağlardan dolayı ilk başlarda yağlanarak büyür gibi görünecektir, ancak daha sonraları erken büyüyen fakat yağlanmaya bağlı olarak balık sirozu, kısırlık gibi etkilerden dolayı ömrü uzun olamayacak bir balık sahibi olmanız kaçınılmazdır.

2- Su, yapısı ve doğası gereği oksijen içermektedir ancak sudaki çözülmüş oksijen miktarı akvaryumumuzdaki canlı yüküne, akvaryum suyunun hareketli olmasına, havalandırılmasına ve de suyun ısısına bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Sudaki oksijen miktarının azlığı ve/veya çokluğu da akvaryumumuzun PH değeri’nin azalması’na ve/veya çoğalmasına sebebiyet vermektedir. Bol oksijenli bir akvaryumun Ph değeri yüksek az oksijenli suyun ph değeri ise daha düşüktür. Bilimsel olarak kanıtlanmakla birlikte belirtmekte fayda var ki: Su, ısısına göre oksijeni daha az veya daha çok barındırabilir. Soğuk bir suda oksijen tanecikleri daha az hacme sahip olduklarından (basınç bakımından) soğuk su’nun oksijen oranı nispeten daha çok olur.

Bu veri ve bilgilerden yola çıkarak sabit su ısısı , sabit Ph değerini de sağlamaktadır. Isınan suda az oksijen düşük Ph, Soğuyan suda çok oksijen yüksek Ph değeri gözlemlenir. Isının değişkenliği diğer etkileri yanında Ph değerini de değişken kılacağından balıklarımızın sağlıkları açısından kaçınılması gerekli bir durum arzetmektedir. Zaten balıklarımızın çeşitli ısılardaki tepkileri de bu etkenler sonucunda ortaya çıkmaktadır.

3- Isısı yüksek ve oksijen bakımından zayıf sularda Ph değerimizin düşük olması yanında tam tersi bir durumda ise Ph değerimiz nispeten yüksek olabilmektedir. Yüksek Ph ve Oksijenin bol olduğu sularda Amonyak gibi zehirli gazlar daha kolay okside olduklarından zehir etkileri düşük Ph değerlerine nazaran daha yüksektir. Sonuç olarak Amonyak Yüksek Ph değerleri’nde daha zehirli ve toksit, düşük Ph değerlerinde ise daha az toksittir. Bu yüzdendir ki yüksek Ph derecesine sahip tuzlusu akvaryumlarında Amonyak vb gibi toksit maddeler balıklara daha çok etki ederek zarar verebilmektedir. Tatlı su gibi düşük Ph değerlerinin bulunabileceği akvaryumlarda ise Amonyak daha az toksit ve zehirlidir.

 
Bugün 3 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol